Japonca isimleri Mizaru, Kikazaru ve İwazaru olan ve üç mistik maymun olarak adlandırılan üç bilge maymundan gözlerini kapayan , kötülükleri görmeyen Mizaru, Kulaklarını örten kötülükleri duymayan Kikazaru, ve ağzını örten , kötü söz söylemeyen Iwazaru gerçek öğretinin aksine halk arasında literatürde üç maymunu oynamak tabiriyle gerçek misyonunu terketmiş O üç şirin maymun heykelciği ile beynimize bilinçli olarak tam aksi bir düşünce ile bizleri bu günlere ulaştıran garabet zincirini tetikleyen unsur olan Duyma, Görme, Konuşma şeklinde bir algıya dönüşmüştür.
Bu ne yazıktır ki; Ters durumlardan geri durmak, bulaşmamak adına doğrudan yana değil güçlüden yana olma pozisyonlarını beraberinde getirmiştir. İnsanlar sırf belanın kendilerine de bulaşmaması adına haklının haksız duruma düşmesine göz yumar olmuşlardır.
Aslında acı ve sorumluluklardan, gerçeği görmeyerek, duymayarak ve gerçekler hakkında konuşmayarak kaçılabilecek olduğunu savunan bu görüş ” Bana Dokunmayan Yılan Bin Yaşasın” tabirinin bir başka dile getirilişidir.
Bu şekilde sessiz kalan çoğunluk istemeyerek de olsa yanlış yapanın tarafı gibi gözüküp onun yanında gibi görülmeye devam etmiş ve adeta; Çoğunluğun karşısında görünmeyin; Çoğunluğun aleyhine söylenenleri dinlemeyin; Çoğunluğa karşı, doğru bile olsa konuşmayın haline dönüşmüştür. Duymadım, Görmedim bilmiyorum çok gada bela savar bile benim atalarımın sözü olmuştur.
İşte DENEMELİ olmak bu noktada bize üç maymun olmayı. ama alışıla geldiği gibi değil gerçek anlamda üç maymun olmayı gerektiriyor.
Ne demiş şair; Zalimi ben sevemem, Mazlumu hor göremem, Gelenin hatırı için Geçmişime sövemem.Bu yüzden;
DUYACAĞIZ, GÖRECEĞİZ VE DOĞRU BİLDİKLERİMİZİ SONUNA KADAR KONUŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ. BU SAYEDE ÖNCE ÇEVREMİZİ SONRA CAMİAMIZI SONRA DA VATANIMIZI AYDINLATACAĞIZ.
Tıpkı çoğu zaman yedi düvele karşı tek başına duran ve bu millete umut olan Vatanı, Devleti ve Milleti kurtaran ulu önder Mustafa Kermal ATATÜRK gibi.
